Galata Kulesi’nin Kurulduğu Günden Bugüne Tarihi ve Mimari Yapısı
Galata Kulesi’nin Kurulduğu Günden Bugüne Tarihi
Galata Kulesi, İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde bulunur. Galata Kulesi dünyanın en eski kulelerinden birisidir. Galata Kulesi’nin inşaası 528 yılında Bizans İmparatoru Anastasius’un bir fener kulesi istemesi ile yapılmıştır. Daha sonra savaşlar ve yangınlarda çok fazla hasar alan kulenin bu günkü şeklini 1267 yılında Bizans İmparatorluğu ile ittifak olan Cenevizlilerin Galata’da bir koloni kurması ile Galata’ya bir ‘’Kutsal Haç Kulesi’’ olarak inşa etmesi ile başlamıştır.
Fatih Sultan Mehmet 1453’te İstanbul’u fethettikten sonra Cenevizliler herhangi bir savaşa girmeden kontrolü Osmanlı’ya bırakmıştır. Osmanlı’nın askerleri çatışma olmamasına rağmen kuleyi tahrip etmeye başlamış, II. Mehmed’in yayınladığı ferman ile tahribat tamamen durdurulmuştur. II. Mehmed kulenin tahrip olan kısımlarını hızlı şekilde onartsa da 1509 yılında İstanbul’da büyük bir deprem meydana gelmiştir. Bu depremde kulenin büyük bir kısmı hasar görmüş 1510 yılında tekrar onarımı gerçekleştirilmiştir. Bir süre zindan ve levazım ambarı olarak kullanılmış daha sonra yangın gözetleme kulesine çevrilmiştir.
1632 yılında Hazarfen Ahmed Çelebi, Galata Kulesi’nden kuş kanatlarına benzer yapmış olduğu bir aparat ile bir uçuş denemesi yapmış ve İstanbul Boğazı’nı geçerek Üsküdar’ın Doğancılar Meydanı’na inmeyi başarmıştır. (Bu olay tam olarak doğrulanamamıştır. Sadece Evliya Çelebi’nin seyehatname’sinde 3 satır uzunluğunda bahsedilmiştir. Avusturya kaynaklarında geçen ‘Bir Türkün Uçuş Denemesi’ başlığı ise Hazarfen Ahmed Çelebi’den yaklaşık 75 sene öncesine dayanmakta olduğu için, böyle bir deneme olmuş ise bile Hazarfen Ahmed Çelebi ile bir alakası olmaması gerekmektedir.)
1794 yılında İstanbul’da tekrar büyük bir yangın çıkmış ve kule çok fazla hasar almıştır. Bu hasarlar onarılırken kulenin orijinal yapısı bozulmuştur ve üst tarafı kahvehane yapılmıştır. Kulenin boyu kısaltılmış ve tasarımı değiştirilmiştir. Tavan arasına bir güvercinlik yapılmış, kahvehane bölümüne odalar eklenmiştir. İstanbul’da 1831 yılında çıkan diğer yangında kule tekrar kullanılamaz duruma gelmiş ve daha sonrasında tekrar onartılmıştır. Bu onarımda da kulenin yapısı ve tasarımı değiştirilmiştir. 1875 yılındaki İstanbul fırtınasında kulenin çatısı tahrip olmuş daha sonrasında kuleye iki ahşap kat daha eklenerek burası yangın gözetleme kulesi olarak kullanılmaya başlanmıştır. 1863 yılında Galata Kulesi’nin yanındaki surlar ve kapılar dahil avlusu tamamen yıkılmış ve hendekler doldurulmuştur.
1923 yılında Cumhuriyetin ilanı ile birlikte kule tekrar itfaiye ve deniz kuvvetlerinin kullanımına geçmiştir. 1959 kışında, 1794 yılında eklenen ahşap odaların kirişleri çökmüş ve kule tamamen boşaltılmıştır. Bu çöküntüden sonra İstanbul Belediye’si tarafından onarım ve restorasyon çalışmaları yapılması için 1964 yılında ihale düzenlenmiştir. Galata Kulesi’nin onarımı 1967 yılında bitmiş ve kule tekrar kullanıma açılmıştır. Bu restorasyon çalışması ile Galata Kulesi turistik bir mekan haline getirilmiştir.
6 Ekim 2020 yılında Vakıflar Müdürlüğü tarafından Galata Kulesi Müzesi’ne dönüştürülüp ziyarete açılmıştır.