Iğdır’da havar kültürü

Havar sözü Iğdır yöresinde yardım, çığlık, ses anlamındadır, asırlar boyu kuşaktan kuşağa yaşatılan bu gelenek oldukça önemlidir. Iğdır yöresinde eskiden mahsülü tarlada kalan komşulara, köy halkınca karşılıksız yapılan iş gücü yardımının adıdır Havar
Mahsulü yerde kalan çifçinin cenaze, düğün, (yeni evlenmesi) veyahut eli iş tutan oğlunun askerde olması gibi önemli mazereti olan köylüye mahalle sakinleri toplanır ve ekinin cinsine göre tarım aletleriyle birlikte tarlasına yardıma (Havar’a)  giderlerdi. Tarlada yerde kalmış mahsülü toplu halde bir veya birkaç günde yerden kaldırarak evlerine dönerlerdi. Yörede tarladaki ürünün çeşidine göre okunan türküler ve manilerde bu kültürün önemli bir parçasıdır, örneğin Havara giden köy halkı buğdayı savurmak için genelde Yel Baba’ya seslenerek koro halinde şu dörtlükleri okurlar. 
Heyder Heyder es de gel 
Yedi harman bas da gel
A Yel Baba Yel Baba 
 Kurban sana gel Baba
Tahılımız yerde kaldı
Yakamız elde kaldı 
A Yel Baba, Yel Baba 
Tez gel Baba, gel Baba,

 Harman vakti Yel Baba'nın zamanında gelmemesi yığılan buğdayın yağacak yağmurla mahvolması anlamına gelir.  Bu sebeptendir ki çiftçiler,  Yel Baba'yı çağırma merasimi düzenler ve şarkı okuyarak  onun  gelmesini  temenni  ederler.  Ayrıca harman vakti okunan ritü-el içerikli şarkılarda Yel Baba'nın adının HEYDER olduğu görülür:  Eski tasavvurlara göre Yel Baba,  yer ve  su  güçlerine  karşı  duran  bir  varlıktır. Nitekim metinlerde yerin ve suyun birlikte oluşturduklarını bozan,  tahrip  eden  Yel  Baba'dır.  Azerbaycan Oğuz Türkleri’nin mitolojik görüşlerine göre Yel Baba,  bir diğer adıyla HEYDER BABA atlı bir ihtiyar olarak tasvir edilir.  
Yukarıda resmi verilen  bu heykelde elinde pancar kancasıyla komşunun yardımına giden Havar kültürünün bir diğer değişle darda kalanlara yardıma koşan Heyder babanın bir sembolü olarak düşünülmüştür.  (Heykel Iğdır Melekli köyü sanat sokağının girişinde yer almaktadır)

Havar ekibi kadınlardan oluşuyor ise genelde dörtlükler daha başkadır, Örneğin;
Beyaz çöller bahrenizdir
Sonsuz çaydır bir denizdir
Tan yerinin kızartısı
Sizin göyçek çehrenizdir
Saf aşginiz coşkun deniz
Gerebedir her törpeniz
Bu toprağa yaraşırdı
Kızım sizin elleriniz
Ne güzelsiz ne geşenk tarla kızları