Yurt dışına çıkışta ödenen 150 TL’lik harcın kaldırılması için kanun teklifi veren CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, “Dünyada bir benzeri daha bulunmayan yurt dışı çıkış harç pulu uygulaması, vatandaşlarımız açısından ‘harç’ olmaktan çıkarak bir nevi, ‘haraç’ alma yöntemine dönüştü” dedi. Tekin bu uygulamanın gelişmiş ülkelerde örneği olmadığını iletti. 

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin TBMM’ye yurt dışına çıkarken ödenen pul harcının kaldırılması için Kanun Teklifi verdiğini duyurdu. 150 TL’ye yükseltilen pul harcı uygulamasının gelişmiş ülkelerde örneği olmadığını belirten Tekin'in cümleleri şu şekilde: 

“HARÇ ADI ALTINDA BİR BEDEL TALEP ETMEK BU YÜZYILDA ANLAŞILIR GİBİ DEĞİL” 

“Yurt dışına çıkan vatandaşlardan miktarı ne olursa olsun ‘harç’ adı altında bir bedel talep etmek bu yüzyılda anlaşılır gibi değil! Devlet, hem bilet alandan vergi alıyor hem de ekstradan harç istiyor. Hali hazırda yurt dışına ticari taşımacılık yapan araçların mürettebatı, 7 yaşından küçük çocuklar ve yabancı ülkede izni olanlar dışında Türkiye Cumhuriyeti pasaportu ile yurt dışına çıkan herkes bu harcı ödemek durumunda kalıyor. Temmuz 2019’dan önce 15 TL olan yurtdışı harç pulu önce 50 TL’ ye, bugün de 150 TL ye yükseltildi. Yani aradan 3 yıl geçmeden bir pul 150 TL olmuş oldu. Her zaman olduğu gibi yönetilemeyen ekonominin faturası yine vatandaşa çıkarılıyor. Bu kabul edilemez bir tutumdur.” 

“KAMUSAL BİR HİZMET VERİLİYORMUŞ GİBİ BEDEL TALEP ETMEK ANAYASAMIZA AYKIRI” 

“ ‘Harç’ bazı kamu kuruluşlarının sundukları kamusal hizmetlerden yararlananların, bu faydanın bir bedeli olarak verdikleri karşılıklardır. Yurt dışına çıkışta kamuca verilen bir hizmet söz konusu değilken, kamusal bir hizmet veriliyormuş gibi ‘harç’ adı altında bir bedel talep etmek Anayasamıza da aykırı bir durumdur. Zira bu gün yurt dışına çıkış harcını ödemeyen bir kişinin ülkeden çıkış yapmasına izin verilmemektedir. Vatandaşların seyahat özgürlüğünün önünde engel oluşturan bu uygulamaya derhal son verilmelidir. 

Ayrıca, elde edilen gelirin tamamının da TOKİ’ye aktarılması harcın konuluş amacı ile kullanılış amacı arasında ciddi çelişkiler oluşturmaktadır. TOKİ, dar ve orta gelirliye konut üretecek bir kurum olması için kurulmuştu. Bugün, TOKİ, saydam olmayan bir yapıya kavuşarak, kamuoyunda, kalitesizliğin ve rantın sembolü hâline gelmiştir. Güzelim kentlerimiz, TOKİ sayesinde betonlaştırılmış ve doğru kentleşmesinin önünde en büyük engel olmuştur. TOKİ’ye hak etmediği bu harç aktarılmaya devam edildikçe, beton lobilerinin rant projeleri hız kesmeden devam edecektir. Vergide adalet ilkesine aykırılık teşkil eden bu durumdan ivedilikle kurtulmak adına ilgili kanun yürürlükten kaldırılmalıdır. Anayasaya aykırılık teşkil eden, kişi hak ve özgürlüklerini hiçe sayan; mali yönden de doğru alanlarda kullanılmayan bu uygulama miladını doldurmuştur.”