İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener Grup Toplantısında; ‘’Milletimizle Birlikte Tarih Yazacağız!’’

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener , 22 Mart Çarşamba günü partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.

 

‘’BİZİM İÇİN NEVRUZ, BİRLİĞİN GÜNÜDÜR. TERÖRÜN GÜNÜ DEĞİLDİR!’’

 

Nevruz Bayramı’nı ve Ramazan’a geçişi kutlayarak; ülkeyi bir bayram sofrasında oturtma hedefine değinerek konuşmasına başlayan Akşener, İstanbul Yenikapı başta olmak üzere bazı yerlerde Nevruz adı altında yapılan ve terörist başı güzellemeleri içeren etkinliklere de vurgu yaparak;

 

Bizim için Nevruz, sevginin günüdür. Katile özgürlük dilenme günü değildir! Bizim için Nevruz, kardeşliğin günüdür. Düşmanlığın günü değildir! Bizim için Nevruz, birliğin günüdür. Terörün, günü değildir! Bizim için Nevruz, bastığı toprağı, cennet vatan bilenlerin günüdür. Vatanın her değerine, düşman olanların günü değildir! Ama kimsenin şüphesi olmasın. Bugünleri, hep birlikte atlatacağız. Tarihimizden ilham aldığımız, büyük kararlılıkla, güneşli baharlara, hep birlikte ulaşacağız.’’ dedi.

 

‘’HAYIR, ALIŞMAYACAĞIZ!’’

 

Geçtiğimiz hafta boyunca Ak Parti iktidarının ekonomiden deprem yönetimine kadar sorunlara sebep olduğunu ifade eden Akşener, iktidarın bu sorunları çözmek yerine, insanları sorunlarla yaşamaya alıştırdığını söyleyerek;

‘’Hayır, alışmayacağız! Dertlere alışmak zorunda değiliz. Zorluklara alışmak zorunda değiliz. Acılara alışmak zorunda değiliz! ‘Ak Parti ’de adamın yoksa, kadroya giremezsin.’ diyorlar. ‘Ak Parti’de adamın yoksa, yardım bekleyemezsin.’ diyorlar. ‘Ak Parti’de adamın yoksa, çadır bile bulamazsın.’ diyorlar. Öyle mi? Hadi oradan be! Ülkemizde hiç ama hiç kimse bu çarpık düzene alışmak zorunda değil! Bu vasatlığa, bu çürümüşlüğe, alışmak zorunda değil! Bu adaletsizliğe, bu haksızlığa ve bu vicdansızlığa alışmak zorunda değil!’’ diye konuştu.

 

“TIPKI, BU ÜLKEDE DOĞRULARI SAVUNAN, HER KADIN GİBİ…”

 

Ak Parti iktidarının İstanbul Sözleşmesi’nden kadınların hayatından bir taviz verdiğini ve o tavizin sonucunda da bugün; 6284 sayılı, Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un da tartışmaya açıldığını ifade eden Akşener; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık ve Ak Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin’in de bu konudan rahatsız oluşunun altını çizdi.

 

Geçtiğimiz günlerde Özlem Zengin ’in, “6284 kırmızı çizgimiz dediğim için hedef hâline geliyorum. Grubumuz adına konuşan bir erkek arkadaşımız olduğunda hiç sorun olmuyor. Ben konuştuğum zaman tarifi imkânsız bir şekilde planlı, düzenli bir saldırıya uğruyorum.” diyerek yapmış olduğu açıklamaya değinen Akşener;

 

“Evet, doğrudur. Tıpkı, bu ülkede yaşayan, her kadın gibi…Tıpkı, bu ülkede konuşan, her kadın gibi... Tıpkı, bu ülkede doğruları savunan, her kadın gibi… Sayın Özlem Zengin de, yaşadığı çirkinlikleri kadın olduğu için yaşıyor.” dedi.

 

“SADECE KADIN OLDUĞUMUZ İÇİN; DAYATMALARA, RAZI GELMEMİZ GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNENLER OLDUĞUNUN FARKINDAYIZ. AMA RAZI OLMAYACAĞIZ!”

 

İdeolojisi, hayat tarzı ne olursa olsun bu ülkede konuşan kadınların sevilmediğini dile getiren Meral Akşener, “Korkmayan, susmayan, inandıklarını savunan, yılmayan, pes etmeyen ve inatla doğruları konuşmaktan, vazgeçmeyen kadınlar, mobinge, linçe, tacize uğruyor…

Biz, bu iki yüzlülüğün farkındayız. Sadece kadın olduğumuz için söylediklerimizin, birilerini rahatsız ettiğinin farkındayız. Sadece kadın olduğumuz için; dayatmalara, razı gelmemiz gerektiğini düşünenler olduğunun da, elbette farkındayız. Ama razı olmayacağız! Susmayacağız! Pes etmeyeceğiz!” dedi.

 

‘’MESELE KADINLARIN DAVASI OLDUĞUNDA ÖZLEM HANIM’LA DA, ELBETTE AMASIZ, FAKATSIZ, OMUZ OMUZA DURACAĞIZ!’’

 

İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasını kabul etmedikleri gibi; 6284’ün tartışılmasına da izin vermeyeceklerini belirten İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, konuşmasına;

 

‘’Kimse kusura bakmasın. Biz her daim, konuşan kadınları savunacağız! Türkiye’de var olmaya çalışan, tüm kadınların yanında olacağız! Sesi duyulmayan kadınların, sesi olacağız! Şiddet gören, ölümle tehdit edilen, özgürce yaşaması engellenen tüm kadınlarla, birlikte mücadele edeceğiz! Kadınların hakkını, hukukunu hiçbir kirli zihniyete kaptırmayacağız! Görüşlerimiz, düşüncelerimiz, ne kadar farklı olursa olsun, mesele kadınların davası olduğunda Özlem Hanım’la da, elbette amasız, fakatsız, omuz omuza duracağız.’’ sözleriyle devam etti.

 

 

‘’YUH OLSUN, YAZIKLAR OLSUN!’’

 

Geçtiğimiz hafta Şanlıurfa ve Adıyaman’da meydana gelen sel felaketinde, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’nin; ‘’Sel 15 canımızı aldı. Ama toprak da suya kavuştu.’’ ve Şanlıurfa Belediye Başkanının; ‘’Sel felaketinde belediye olarak hiçbir sorumluluğumuz yok.’’ sözlerine ilişkin konuşan Akşener;

 

‘’Yahu bu nasıl bir şuursuzluktur? Bu nasıl bir vicdansızlıktır? Bu nasıl bir utanmazlıktır? Yuh olsun, yazıklar olsun! Sayın Erdoğan’ı kılavuz bilenlerin bu çamurda debelenmelerine, elbette şaşırmıyoruz.’’ dedi.

 

‘’SİRK YÖNETMİYORSUNUZ, DEVLET YÖNETİYORSUNUZ!’’

 

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener , Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın; ‘’Geçmişten bugüne, bu işi masaya yatırdığımızda çadırda bile kalite neydi? Bugün çadırda geldiğimiz kalite ne? Bunu bile yeterli görmüyoruz. İnşallah çadırlarda, bundan sonra, çok daha farklı adımlar atacağız.” sözlerine ilişkin;

 

‘’Sayın Erdoğan, artık yeter! Daha önce söyledim, bir kez daha söylüyorum. Sirk yönetmiyorsunuz, devlet yönetiyorsunuz, devlet! Bu millet artık bıktı, usandı! Zaten şunun şurasında da sadece 53 gününüz kaldı. 21 yıl boyunca; insanlarımızı zaten, yeterince yaraladınız. Beceriksizliğinizle, bu millete zaten, çok şey kaybettirdiniz. Şuursuzluğunuzla zaten, sabrımızı taşırdınız ve şükürler olsun ki, nihayet 21 yıllık zulümden kurtuluşa, sadece 53 gün kaldı. Bari şu son günlerinizde; milletimizin acısına, biraz saygınız olsun. Yaralarımızı kapatamıyorsanız; bari deşmemek için, biraz gayretiniz olsun.’’ diye konuştu.

 

 

‘’SİNAN ATEŞ’İN KATİLLERİNİ BİZ BULACAĞIZ!’’

 

Seçime 53 gün kaldığını belirterek iktidara eleştirilerde bulunan Akşener,

 

‘’Sizin açtığınız yaraları, biz saracağız. Sizin kırdığınız kalpleri, biz onaracağız. Sizin ayırdığınız insanları, biz birleştireceğiz. Üstelik bunu, milletimizle birlikte yapacağız! Sinan Ateş’in katillerini biz bulacağız! Emir verenleri de, o işi planlayanları da, bu dümeni çevirenleri de bulacağız ve cezalandıracağız. Hiç merak etmeyin; 54’üncü günün şafağını; milletimizle birlikte selamlayacağız! Milletimizle birlikte kazanacağız! Milletimizle birlikte, tarih yazacağız!” diye konuştu.

 

 

 

 

MİLLETİN KÜRSÜSÜ’NDE SÖZ; DEPREMZEDELERİN…

 

Toplumun dezavantajlı gruplarından sözcüleri Meclis kürsüsünde ağırlayan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bu hafta sözü depremzede bir vatandaşa vererek; ‘’Asrın afetini, asrın felaketine dönüştüren bu iktidarın hayatlarında açtığı yarayı ve sonuçlarını kendilerinden duyacağız. 46 günün ardından, depremzede vatandaşlarımızın sesi olmak için Hatay’dan, Abdullah Gül kardeşimiz, bugün aramızda. Şimdi, başta sayın Erdoğan ve iktidar mensupları olmak üzere herkesi, bu gerçekleri dinlemeye davet ediyorum. Buyur Abdullah Kardeşim. Söz de, kürsü de senindir.’’ diyerek kürsüyü Hataylı depremzede Abdullah Gül’e bıraktı.

 

Akşener’e teşekkür ederek konuşmasına başlayan Gül; depremde eşini, meslektaşlarını ve birçok yakınını kaybettiğini belirtti. 2010 yılında Hatay’a yapılacak olan hastane projesine deprem riski nedeniyle karşı çıktıklarını ancak hastanenin yine de yapıldığını ve depremde o hastanenin yıkıldığını anlattı.

 

Depremde yaşadıklarını birebir anlatmaya devam eden Gül; ‘’Deprem günü Hatay’da devlet hastanelerinin hiçbiri hizmet veremedi. Ana binamız ağır hasarlı. Ek binamız yerle bir. İnsanlar enkazdan çıktı, yolda öldüler. İlkyardım alamadıkları için öldüler.’’ dedi.

 

 

 

Hatay Valisi’nin, Hatay İl Sağlık Müdürü’nün depreme yönelik hiçbir tedbir almadığını eleştiren depremzede; ‘’Sayın Valimiz ve Sayın İl Sağlık Müdürümüz enkazda vatandaşlarını bırakarak milletvekili aday adayı oldular, istifa ettiler.’’ derken, Hatay Valisi ve İl Sağlık Müdürü’ne; ‘’Bizi bırakıp nereye gidiyorsunuz? Hatay’da hiçbir hastane faaliyet gösteremezken, hastanenin lojistiğini, oranın planını bilen sağlık müdürü nereye gidiyorsunuz? 4 yıldır oradasınız. En iyi bilen sizsiniz. En iyi organize edecek olan sizsiniz. Nereye gidiyorsunuz?’’ diye seslendi.

 

 

İnsanları kendi çabalarıyla elleriyle kazarak enkazdan çıkardıklarını ve tedavilerini kendi çabalarıyla yaptıklarını anlatan Gül, depremin dördüncü günüyle deprem bölgesinde isyanların artması sebebiyle yardımların geldiğini belirtti.

 

Bir daha böyle acıların kimsenin yaşamaması için sesini duyurmak istediğini ifade ederek;

‘’Benim hayallerimi, çocuğumun hayallerini çalanlar, onların hayallerini çalmasınlar. Buradaki tek amacımız bize bu acıyı yaşatanların, sorumluların; nasıl o müteahhitler tutuklanıyorsa o hastaneyi o şekilde yapanların, o şekilde kabul edenler, faaliyette tutanlar da cezasını alsın.’’ dedi.

 

 

‘’BU KONUŞMANIN ÜZERİNE BAŞKA ŞEY SÖYLENMEZ’’

 

Hataylı depremzedenin anlattıklarının ardından; ‘’Bu konuşmanın üzerine başka şey söylenmez.’’ diyen Akşener, konuşmacıya ve bugün İYİ Parti’ye katılan Gökhan Zan’a deprem bölgesinde yaşananları kamuoyuyla paylaştıkları için teşekkür etti.

 

 

‘’15 Mayıs’tan itibaren hem bu çarpıklıklar, hem bu liyakatsizlikler, hem bu hesap vermemezlikler, hem bu yolsuzluklar, hem bu kayırmacalar derhâl son bulacak. And olsun, şart olsun ki; bu kadar beceriksizliklerin asıl sahipleri siyasilerdir. Esas hesabı onlar verecek.’’ diyen Akşener, bu sözlerin ardından konuşmasını yarıda kesti.