TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi SUİÇMEZ'den Basın Açıklaması
Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişçi , katıldığı bir toplantıda, bir yandan çiftçiyi köyde tutmak, şehirden köye göç başlatmak üzere politikalar ürettiklerini belirtirken, diğer yandan Balıkesir`de Türkiye ortalamasının üç-dört katı verime sahip tarım arazileri üzerine kurulmaya çalışan Bandırma Organize Sanayi Bölgesi `ne (OSB) sahip çıktı.
Ulusal basında ve Anadolu Ajansı`nda yer alan haberlere göre; sanayicilerin yeni alan talebi üzerine, Kirişçi, "Türkiye arazi zengini bir yer değil. Ama yine de elimizden geleni yapıyoruz. Sanayimizin gelişmesini kim istemez ki" dedi. Gazetecilerin, Balıkesir Bandırma`da bu kadar verimli arazinin neden OSB olduğunu sorması üzerine de Kirişçi, "O arazinin yerine yine Bandırma`da 8 bin dönüm sera çiftlikleri kurduk. 10 bin kişiye istihdam sağladık" dedi.
Şaşırdık mı, şaşırmadık.
"O arazi yerine başka yerde seralar yaptık" açıklaması çok vahim. "O arazi", korunması gereken bir gelecek mirası, önemli bir tarımsal üretim alanı, mutlak tarım arazisi.
Yürürlükteki Anayasanın "Toprak Mülkiyeti" başlıklı 44. maddesine göre; "Devlet, toprağın verimli olarak işletilmesini korumak ve geliştirmek, erozyonla kaybedilmesini önlemek ve topraksız olan veya yeter toprağı bulunmayan çiftçilikle uğraşan köylüye toprak sağlamak amacıyla gerekli tedbirleri alır." Anayasa`nın "Tarım, Hayvancılık ve Bu Üretim Dallarında Çalışanların Korunması" başlıklı 45. maddesine göre; "Devlet, tarım arazileri ile çayır ve mer`aların amaç dışı kullanılmasını ve tahribini önlemek, tarımsal üretim planlaması ilkelerine uygun olarak bitkisel ve hayvansal üretimi artırmak maksadıyla, tarım ve hayvancılıkla uğraşanların işletme araç ve gereçlerinin ve diğer girdilerinin sağlanmasını kolaylaştırır." Anayasanın 56. maddesine göre; "Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir." Anayasanın 166. maddesine göre; "Ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmayı, özellikle sanayiin ve tarımın yurt düzeyinde dengeli ve uyumlu biçimde hızla gelişmesini, ülke kaynaklarının döküm ve değerlendirilmesini yaparak verimli şekilde kullanılmasını planlamak, … Devletin görevidir."
Yürürlükteki 5403 sayılı "Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu"nun amaç, kapsam ve diğer ilgili maddeleri, "Bu Kanun; arazi ve toprak kaynaklarının bilimsel esaslara uygun olarak sınıflandırılması, kullanım planlarının hazırlanması, koruma ve geliştirme sürecinde toplumsal, ekonomik ve çevresel boyutlarının katılımcı yöntemlerle değerlendirilmesi, amaç dışı ve yanlış kullanımların önlenmesi, korumayı sağlayacak yöntemlerin oluşturulması ile görev, yetki ve sorumluluklara ilişkin usul ve esasları kapsar." hükümleriyle, Tarım ve Orman Bakanlığı`na toprakları ve verimli tarım arazilerini koruma görevi vermiştir.
"Tarım Varsa Hayat Var." demek, çözüm değil. Hamasi "Söylem" değil, içeriği dolu ve somut olarak üretim alanı ve üreticiyi korumaya yönelik "Eylem" zamanı.
Verimli tarım alanlarını, büyük ova koruma alanlarını, meraları, zeytinlikleri, dikili tarım alanlarını koşulsuz korumak, en başta Tarım ve Orman Bakanı`nın asli görevidir. Toprakları ve tarımsal üretim alanlarını koruyacak şekilde başka kullanım amaçlarına yönelik yer tahsislerini içeren Arazi Kullanım Planları`nı ivedilikle hazırlamak Tarım ve Orman Bakanı`nın görevidir.
ODA`mız Balıkesir Şubesi tarafından İl Toprak Koruma Kurulu`nda Bandırma OSB alanı için alternatif alan önerilmiş, OSB`nin verimli tarım alanlarında kurulmasına yönelik karara şerh düşülmüştür. Bu karara karşı açtığımız dava yanında, Bandırma ilçesinde belirlenen sanayi ve depolama alanı ve ulaşım kararlarını da içeren Balıkesir-Çanakkale Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planının ve de Plan Değişikliğinin iptali için de davalar açılmıştır. Ayrıca alana ilişkin yöre halkının kamulaştırma ve OSB`nin kurulmasına ilişkin açtığı davalar da mevcuttur.
Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit KİRİŞÇİ`nin, birçok davacı yanında TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası tarafından da yargıya taşınan ve yargı sürecinin henüz tamamlanmadığı bu konuda yaptığı açıklama, Hukuk Devleti olan ülkemizde yargıyı yönlendirmeye yönelik suç yanında, aynı zamanda görevini kötüye kullanma suçunu da kapsar.
Yargı süreci devam eden Balıkesir Bandırma OSB alanı dahil, ülkemizin her yerindeki üretim alanlarını imar planları, sanayi/maden/enerji/eko turizm dahil yalnızca çıkarlarını düşünen şirketlerin kullanımına açan kararlara karşı "Anayasaya ve kanuna aykırı kararlar alan ve asli görevini yerine getirmeyen" Tarım ve Orman Bakanı`nı uyarıyoruz.
Ülkemizde toprakların sanayi dahil başka kullanım amaçlarına tahsisinde temel ölçüt "rant ve çıkar" değil, bilimsel olarak "uygun alanda yer seçimi" olmalıdır. Oysa yaşanan süreçte her yerde en verimli tarım arazileri kolayca tarım dışına çıkarılarak amacı dışında kullanılabiliyor. Bir kez daha tekrarlıyoruz. Ülkemizde tarımsal üretim alanlarını yok etmeye yönelik yaşanan tüm peşkeşlere, hukuksuzluklara karşı TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası olarak sonuna kadar karşı çıkacağız.
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası olarak; Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit KİRİŞÇİ`yi, toprakları ve tarımsal üretim alanlarını koruma konusunda anayasal ve yasal görevlerini yapmaya davet ediyoruz.