,, ,

Milli Yol Partisi Genel Sekreteri Haşim Yanar Enerji Fiyatlarında ki Artışı Değerlendirdi

Gündem 17.09.2022 - 18:01, Güncelleme: 17.09.2022 - 19:26 6557+ kez okundu.
 

Milli Yol Partisi Genel Sekreteri Haşim Yanar Enerji Fiyatlarında ki Artışı Değerlendirdi

Milli Yol Partisi Genel Sekreteri Haşim Yanar Enerji Fiyatlarında ki Artışı Değerlendirdi
Milli Yol Partisi Genel Sekreteri Haşim Yanar Enerji Fiyatlarında ki Artışı Değerlendirdi Haşim Yanar sözlerine şöyle devam etti Tabii Türkiye'de enerji arz güvenliği konusu maalesef uzun süreden beri en önemli sorunlarından en önemli konulardan. bir tanesi ki artık milli güvenlik sorunu haline gelmiş boyuttadır. Çünkü Türkiye'nin. Dış ticaret açığını. Yaklaşık Yüzde yetmişe yakını enerji. Alım kaynaklıdır. Dolayısıyla yerli kaynaklarımızdan enerji üreten dediğiniz takdirde bir takım ikrami araçlarla enerji üretmek durumunda kalıyorsunuz ki bunun başında biliyorsunuz doğalgaz konusu geliyor ya Türkiye'deki birçok enerji üretim santralleri. Termik santral iken doğalgazla üretilen termik santrale dönüştürülmek suretiyle enerji ihtiyacının karşılandığı gibi bir durumla karşı karşıyayız ama. Geçtiğimiz  Yıllarla. Özellikle normal müteşebbisin kendi yapmış olduğu yatırımla enerji üretimine imkan tanıyan bir takım değişiklikler yapıldı. Umut verici değişikliklerde di bunlar. Tabii bütün bunlara rağmen de beklenen hem enerji arz güvenliği yasası çıkartılması suretiyle bir takım konular teşvik edildi. Ama yine beklenen olmadı. Yani yine türkiye'nin dış ticaret açığı içerisindeki enerji alım payı iş düşmedi. Fakat geçtiğimiz dört beş yıla yakın bir süre boyunca lisans almadan elektrik üretimine imkan veren başkaca bir değişiklik söz konusu oldu. Bu değişiklikle birlikte Türkiye'deki birçok fabrika çatısını kullanmak suretiyle birçok besici yine besi ahırın çatısını kullanmak suretiyle Güneş enerjisi üretim panelleri kurdular ve bu kurulan panellerle birlikte üretilen enerjinin sisteme entegrasyonu sağlandı. Dolayısıyla şöyle bir gerçek ortaya çıktı ya Türkiye'de? Toplam enerji ihtiyacının. Biliyorsunuz. Karşılanabilmesi için bir termik santral yani 1000 megavatlık, Bir termik santral, 1000 1200 1300 megavat çıkışlı Bir termik santral yaptığınız zaman Yüzde ikisini Yüzde üçünü Yüzde bir buçuğu karşılaşabiliyorsunuz. Dolayısıyla şimdi 20 yıla yakın süredir Türkiye'de termik santral düzeyinde ciddi Bir enerji yatırım hamlesi gerçekleşmedi. Diğer taraftan. Biliyorsun, nükleer santral konusu vardı.   Ülkenin yıllardır kanayan yarası haline gelmişti. Nükleer enerji santrali ki illaki yapılması gerektiği yönündeki konsensüs sağlandığı Bir enerji üretim faktörü. Fakat nükleer santralle ilgili de Akkuyu'da bir santral yapılıyor ve biz bu santralin yerli imkanlarla yapıldığını, dolayısıyla yerini yerli imkanlarla yapılan santral yoluyla üretilen enerjinin de türkiye'deki dış ticaret açığını önemli ölçüde karşılayacağını. Dolayısıyla stratejik Bir önemi olan enerji konusunun önemli bir kısmının da bu yolla çözülmüş olabileceğini ön görüyorduk ki gördüğümüz fotoğraf şu, burası biliyorsunuz, ruslara yap işlet devret modeliyle ruslara veriliyor. Bunun Yüzde Ellisinin yakını da yerli sermaye  yoluyla yapılması öngörülüyor. Şimdi bununla ilgili geçtiğimiz günlerde yerli firmalarla rus firmaları arasındaki oradaki ana faktör firma rus firmalar bir anlaşmazlık oldu. Dolayısıyla yerli firmalar oradaki ortaklıktan tasfiye edildiler. Dolayısıyla şu anda eğer yeni bir gelişme olacaksa bilmiyorum ama şu anda tamamen Rusların uhtesinde oradaki santral yani. Dolayısıyla siz kendi yerli kaynaklarınızı da ürettiğiniz elektriği yine kendi içinizde santralin yapılmasını üstlenen ruslardan satın almak suretiyle sisteme aktaracaksınız. Dolayısıyla enerji açığınızı dışarıdan satın alınan diğer yollara benzer bir şekilde içeride ama yine dışarıdan satın alan bir enerji satın alması işlemi ile karşılamış olacaksınız ki yine bu da bekleneni karşılayacak. Bu noktadaki beklentileri de maalesef sukutu hayale dönüştürecektir. Ama biraz önce ifade ettim. Bu lisanssız elektrik üretimine üretiminin yapılabileceği öngörüsü çerçevesinde yapılan başlatılan bu çalışmalar. Çok kısa sürede yani 3 yıl 4 yıla yakın kısa bir süre içerisinde Türkiye'nin toplam Yüzde sekizinin enerji ihtiyacının Yüzde sekizine karşılayacak boyutta enerji üretim potansiyeli ihtiva ediyor. Dolayısıyla yani bu da şu şekilde gerçekleşiyordu, şimdi lisans almadan ve bunların kredi yolları da açıldı. Uygun vadede ödeme imkanları da sunuldu. Dolayısıyla türkiye'deki 33 bine yakın paydaş kişi, yatırımcı ahırının ya da fabrikasının çatısına bu ges, güneş enerjisi üretim panelleri yerleştirdiler. Bu suretle enerji üretimine kıymetli Bir katkı sunmuş oldular. Şöyle bir gerçek ortaya çıktı, yani üç dört yılda türkiye'nin bu yolla üretilen enerji sayesinde. Ihtiyacının yüzde sekizi karşılanan biliyorsa, yani önümüzdeki 10-15 yıla yakın bir süre boyunca bu hamle devam ettirilmiş olsa, bu fonlanmış olsa finansı sağlanmış olsa aslında Türkiye enerjide dışa bağımlı ülke olmaktan tamamen kurtulacak. Şimdi enerjide dışa bağımlı ülke olmaktan kurtulduğumuz an ülkedeki cari açık sorununu çözmüş olacaksın. Şimdi cari açığın çözüldüğü sorunun çözüldüğü bir ülkede spekülatif gelişme olmaz. Yani. Para piyasaları yönetilemez olmaktan çıkar istikrarlı bir piyasa durumu ortaya çıkar nitekim. Her ne hikmetle ya da her ne sebepledir bilinmez. Geçtiğimiz haftalarda bu suretle enerji üretenlerin ürettiği elektriğin ihtiyacı kadarını kendisi kullanacak ihtiyaç fazlası sisteme aktarılacak ve sisteme aktarılan enerji fiyatları ücretleri de devlet tarafından bu üretici firmalara ödenecektir. Bu şekilde işliyordu ve bu insanlar bu şekilde işlediği öngörüsü üzerine kredi kullandılar. Dolayısıyla bu yatırımlarının maliyetini ve kredi borçlarında. Satın alma garantisi olan bu ilişkiyle birlikte ödeyebilecekleri düşündüler ve bir süre de ödediler. Aslında çok kârlı bir boyut da kazandı. Onlar açısından kârlı oluşu yüzünden de birçok kişi yani ahırının çatısına, fabrikasının çatısına ya da enerji paneli koyabileceği varsa bir zemine o zemini kullanmak suretiyle lisanssız elektrik üretimi ile alakalı proje çalışması başlattı. Fakat bu son çıkan genelgeyle birlikte. Bu üretilen elektrik enerjisinin. Sadece. Kendi tükettikleri kadar kısmını. Alabileceklerini fazlaya dair üretimi de ücret ödemeksizin sisteme devredeceklerini ifade ediyorlar. Dolayısıyla şimdi. Dolayısıyla bu 33000 kişiye yakın yatırımcı ciddi bir hayal kırıklığı yaşıyor. Şu günlerde yani almış oldukları kredi yükleri var. Bu kredi yüklerini nasıl ödeneceğine dair bir belirsizlik tabii usule gelmiş olduğu bu noktada sorunları var. bir de çok samimi niyetle kendi öz kaynaklarımızla ve küçük harcamalarla yapılan yatırım yoluyla Türkiye'nin tüm enerji ihtiyacının karşılanabileceği belirlenmişken, bir anda bir elin bunu böylelikle inkaya uğratması. Bunun önünü kesmesi iyi niyetle değerlendirilecek bir durum asla değildir. Dolayısıyla siz yani yıllardır ülkenin ekonomiyle alakalı temel sorunu olarak ifade ettiğimiz enerji konusunun çözülebileceği bir alan gelişmiş ve çok kolay yollarla çözülebileceği bir alan gelişmiş ve doğal kaynaklarla neredeyse sıfır maliyetli Bir enerji üretim faktörü olarak Allah önünüze böyle bir fırsat koymuş ve insanlar da bunu satın almışlar.   Buna para yatırıyorlar. Bu noktada samimiyetlerini ortaya koyuyorlar. Yatırım güçlerini kullanıyorlar ama siz bir anda bütün sadece bu 33000 kişinin önünü kesmiş olmuyorsunuz. Bundan sonra yapılacak olan ve yapılması halinde de Türkiye'nin tüm enerji ihtiyacını kendi yerli kaynaklarından kısa sürede karşılayacak büyüklükteki bir. Imkanı böylelikle ortadan kaldırmış oluyoruz. Bu kabul edilebilir bir şey değildir. Yani ülkeyi yönetenlerin bunca soruna rağmen önce yönetilemez. bir enerji üretim konusunun çözülebileceği noktada önünün böylelikle kesilmiş olmasının ifade edilebilecek hiçbir yanı yok. Yani kimse bana bugün dönüp de Türkiye'nin ekonomisini normalleştirilmesine, enflasyonu düşüreceğiz, dövizi yöneteceğiz, para piyasalarını yöneteceğiz, milletin yaşama şartlarını kolaylaştıracağız demesin. Çünkü en kolay en rahat. Çözüm konusu sayılabilecek bir konuda bile ortaya koydukları bu davranış bunların iyi niyetli olmadığını çok açık göstergesidir. Maalesef yani üzülerek bunları seyrediyoruz ama şu gerçeği gördük, belki bu siyasi iktidar döneminde olmasa bile bundan sonraki dönemlerde ülkenin güneş enerjisi yoluyla tüm elektrik ihtiyaçlarının karşılanabileceği bu düzeyde Bir potansiyeli içinde barındığını görmüş barındırdığını görmüş olduk ve millete imkan verilmesi halinde de bu sorunu çok rahatlıkla çözülebileceğini görmüş olduk. Teşekkür ediyorum ben size.  diyerek sözlerini sonlandırdı Haber : Ali GENİŞ
Milli Yol Partisi Genel Sekreteri Haşim Yanar Enerji Fiyatlarında ki Artışı Değerlendirdi

Milli Yol Partisi Genel Sekreteri Haşim Yanar Enerji Fiyatlarında ki Artışı Değerlendirdi Haşim Yanar sözlerine şöyle devam etti Tabii Türkiye'de enerji arz güvenliği konusu maalesef uzun süreden beri en önemli sorunlarından en önemli konulardan. bir tanesi ki artık milli güvenlik sorunu haline gelmiş boyuttadır. Çünkü Türkiye'nin. Dış ticaret açığını. Yaklaşık Yüzde yetmişe yakını enerji. Alım kaynaklıdır. Dolayısıyla yerli kaynaklarımızdan enerji üreten dediğiniz takdirde bir takım ikrami araçlarla enerji üretmek durumunda kalıyorsunuz ki bunun başında biliyorsunuz doğalgaz konusu geliyor ya Türkiye'deki birçok enerji üretim santralleri. Termik santral iken doğalgazla üretilen termik santrale dönüştürülmek suretiyle enerji ihtiyacının karşılandığı gibi bir durumla karşı karşıyayız ama. Geçtiğimiz  Yıllarla. Özellikle normal müteşebbisin kendi yapmış olduğu yatırımla enerji üretimine imkan tanıyan bir takım değişiklikler yapıldı. Umut verici değişikliklerde di bunlar. Tabii bütün bunlara rağmen de beklenen hem enerji arz güvenliği yasası çıkartılması suretiyle bir takım konular teşvik edildi. Ama yine beklenen olmadı. Yani yine türkiye'nin dış ticaret açığı içerisindeki enerji alım payı iş düşmedi. Fakat geçtiğimiz dört beş yıla yakın bir süre boyunca lisans almadan elektrik üretimine imkan veren başkaca bir değişiklik söz konusu oldu.

Bu değişiklikle birlikte Türkiye'deki birçok fabrika çatısını kullanmak suretiyle birçok besici yine besi ahırın çatısını kullanmak suretiyle Güneş enerjisi üretim panelleri kurdular ve bu kurulan panellerle birlikte üretilen enerjinin sisteme entegrasyonu sağlandı. Dolayısıyla şöyle bir gerçek ortaya çıktı ya Türkiye'de? Toplam enerji ihtiyacının. Biliyorsunuz. Karşılanabilmesi için bir termik santral yani 1000 megavatlık, Bir termik santral, 1000 1200 1300 megavat çıkışlı Bir termik santral yaptığınız zaman Yüzde ikisini Yüzde üçünü Yüzde bir buçuğu karşılaşabiliyorsunuz. Dolayısıyla şimdi 20 yıla yakın süredir Türkiye'de termik santral düzeyinde ciddi Bir enerji yatırım hamlesi gerçekleşmedi. Diğer taraftan. Biliyorsun, nükleer santral konusu vardı.

 

Ülkenin yıllardır kanayan yarası haline gelmişti. Nükleer enerji santrali ki illaki yapılması gerektiği yönündeki konsensüs sağlandığı Bir enerji üretim faktörü. Fakat nükleer santralle ilgili de Akkuyu'da bir santral yapılıyor ve biz bu santralin yerli imkanlarla yapıldığını, dolayısıyla yerini yerli imkanlarla yapılan santral yoluyla üretilen enerjinin de türkiye'deki dış ticaret açığını önemli ölçüde karşılayacağını. Dolayısıyla stratejik Bir önemi olan enerji konusunun önemli bir kısmının da bu yolla çözülmüş olabileceğini ön görüyorduk ki gördüğümüz fotoğraf şu, burası biliyorsunuz, ruslara yap işlet devret modeliyle ruslara veriliyor. Bunun Yüzde Ellisinin yakını da yerli sermaye  yoluyla yapılması öngörülüyor. Şimdi bununla ilgili geçtiğimiz günlerde yerli firmalarla rus firmaları arasındaki oradaki ana faktör firma rus firmalar bir anlaşmazlık oldu. Dolayısıyla yerli firmalar oradaki ortaklıktan tasfiye edildiler. Dolayısıyla şu anda eğer yeni bir gelişme olacaksa bilmiyorum ama şu anda tamamen Rusların uhtesinde oradaki santral yani. Dolayısıyla siz kendi yerli kaynaklarınızı da ürettiğiniz elektriği yine kendi içinizde santralin yapılmasını üstlenen ruslardan satın almak suretiyle sisteme aktaracaksınız.

Dolayısıyla enerji açığınızı dışarıdan satın alınan diğer yollara benzer bir şekilde içeride ama yine dışarıdan satın alan bir enerji satın alması işlemi ile karşılamış olacaksınız ki yine bu da bekleneni karşılayacak. Bu noktadaki beklentileri de maalesef sukutu hayale dönüştürecektir. Ama biraz önce ifade ettim. Bu lisanssız elektrik üretimine üretiminin yapılabileceği öngörüsü çerçevesinde yapılan başlatılan bu çalışmalar. Çok kısa sürede yani 3 yıl 4 yıla yakın kısa bir süre içerisinde Türkiye'nin toplam Yüzde sekizinin enerji ihtiyacının Yüzde sekizine karşılayacak boyutta enerji üretim potansiyeli ihtiva ediyor. Dolayısıyla yani bu da şu şekilde gerçekleşiyordu, şimdi lisans almadan ve bunların kredi yolları da açıldı. Uygun vadede ödeme imkanları da sunuldu. Dolayısıyla türkiye'deki 33 bine yakın paydaş kişi, yatırımcı ahırının ya da fabrikasının çatısına bu ges, güneş enerjisi üretim panelleri yerleştirdiler. Bu suretle enerji üretimine kıymetli Bir katkı sunmuş oldular.

Şöyle bir gerçek ortaya çıktı, yani üç dört yılda türkiye'nin bu yolla üretilen enerji sayesinde. Ihtiyacının yüzde sekizi karşılanan biliyorsa, yani önümüzdeki 10-15 yıla yakın bir süre boyunca bu hamle devam ettirilmiş olsa, bu fonlanmış olsa finansı sağlanmış olsa aslında Türkiye enerjide dışa bağımlı ülke olmaktan tamamen kurtulacak. Şimdi enerjide dışa bağımlı ülke olmaktan kurtulduğumuz an ülkedeki cari açık sorununu çözmüş olacaksın. Şimdi cari açığın çözüldüğü sorunun çözüldüğü bir ülkede spekülatif gelişme olmaz. Yani. Para piyasaları yönetilemez olmaktan çıkar istikrarlı bir piyasa durumu ortaya çıkar nitekim. Her ne hikmetle ya da her ne sebepledir bilinmez. Geçtiğimiz haftalarda bu suretle enerji üretenlerin ürettiği elektriğin ihtiyacı kadarını kendisi kullanacak ihtiyaç fazlası sisteme aktarılacak ve sisteme aktarılan enerji fiyatları ücretleri de devlet tarafından bu üretici firmalara ödenecektir. Bu şekilde işliyordu ve bu insanlar bu şekilde işlediği öngörüsü üzerine kredi kullandılar. Dolayısıyla bu yatırımlarının maliyetini ve kredi borçlarında. Satın alma garantisi olan bu ilişkiyle birlikte ödeyebilecekleri düşündüler ve bir süre de ödediler. Aslında çok kârlı bir boyut da kazandı. Onlar açısından kârlı oluşu yüzünden de birçok kişi yani ahırının çatısına, fabrikasının çatısına ya da enerji paneli koyabileceği varsa bir zemine o zemini kullanmak suretiyle lisanssız elektrik üretimi ile alakalı proje çalışması başlattı. Fakat bu son çıkan genelgeyle birlikte. Bu üretilen elektrik enerjisinin. Sadece. Kendi tükettikleri kadar kısmını. Alabileceklerini fazlaya dair üretimi de ücret ödemeksizin sisteme devredeceklerini ifade ediyorlar. Dolayısıyla şimdi. Dolayısıyla bu 33000 kişiye yakın yatırımcı ciddi bir hayal kırıklığı yaşıyor. Şu günlerde yani almış oldukları kredi yükleri var. Bu kredi yüklerini nasıl ödeneceğine dair bir belirsizlik tabii usule gelmiş olduğu bu noktada sorunları var. bir de çok samimi niyetle kendi öz kaynaklarımızla ve küçük harcamalarla yapılan yatırım yoluyla Türkiye'nin tüm enerji ihtiyacının karşılanabileceği belirlenmişken, bir anda bir elin bunu böylelikle inkaya uğratması. Bunun önünü kesmesi iyi niyetle değerlendirilecek bir durum asla değildir. Dolayısıyla siz yani yıllardır ülkenin ekonomiyle alakalı temel sorunu olarak ifade ettiğimiz enerji konusunun çözülebileceği bir alan gelişmiş ve çok kolay yollarla çözülebileceği bir alan gelişmiş ve doğal kaynaklarla neredeyse sıfır maliyetli Bir enerji üretim faktörü olarak Allah önünüze böyle bir fırsat koymuş ve insanlar da bunu satın almışlar.

 

Buna para yatırıyorlar. Bu noktada samimiyetlerini ortaya koyuyorlar. Yatırım güçlerini kullanıyorlar ama siz bir anda bütün sadece bu 33000 kişinin önünü kesmiş olmuyorsunuz. Bundan sonra yapılacak olan ve yapılması halinde de Türkiye'nin tüm enerji ihtiyacını kendi yerli kaynaklarından kısa sürede karşılayacak büyüklükteki bir. Imkanı böylelikle ortadan kaldırmış oluyoruz. Bu kabul edilebilir bir şey değildir. Yani ülkeyi yönetenlerin bunca soruna rağmen önce yönetilemez. bir enerji üretim konusunun çözülebileceği noktada önünün böylelikle kesilmiş olmasının ifade edilebilecek hiçbir yanı yok. Yani kimse bana bugün dönüp de Türkiye'nin ekonomisini normalleştirilmesine, enflasyonu düşüreceğiz, dövizi yöneteceğiz, para piyasalarını yöneteceğiz, milletin yaşama şartlarını kolaylaştıracağız demesin. Çünkü en kolay en rahat. Çözüm konusu sayılabilecek bir konuda bile ortaya koydukları bu davranış bunların iyi niyetli olmadığını çok açık göstergesidir. Maalesef yani üzülerek bunları seyrediyoruz ama şu gerçeği gördük, belki bu siyasi iktidar döneminde olmasa bile bundan sonraki dönemlerde ülkenin güneş enerjisi yoluyla tüm elektrik ihtiyaçlarının karşılanabileceği bu düzeyde Bir potansiyeli içinde barındığını görmüş barındırdığını görmüş olduk ve millete imkan verilmesi halinde de bu sorunu çok rahatlıkla çözülebileceğini görmüş olduk. Teşekkür ediyorum ben size.  diyerek sözlerini sonlandırdı

Haber : Ali GENİŞ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.