Önlemek için şiddetin kaynağını doğru anlamak ve çözümlemek gerekir, aksi halde şiddete hayır kampanyaları, şiddeti bilinçaltında pekiştirmekten ve sabun köpüğü gibi etki göstermekten öteye geçemez...
Bu ülkede en çok şiddete maruz kalan mesleklerden doktor, hemşire ve tüm sağlıkçı personelin her şeye rağmen insanlık onuru adına insanlara hizmet ederken, bilhassa en üst düzeyden 'Bırakın Gitsinler!' gibi mesnetsiz bir açıklama yapan veya atama bekleyen yüzbinlerce sağlıkçıya istihdam sağlanacağına sığınmacı doktorlara imkân kapılarını açan, çalışma saatlerinde iyileştirme yapmayarak üstelik özel sektörde üç kuruşa muhtaç edilerek ezilen yok sayılan şiddete maruz kalan ve mobbing uygulayan başta yönetenleri ve saygısızca şiddete başvuran cahilleri tüm kalbimle kınıyorum...
Sorunlarımızın hangi birinden, hangisinden devamla bahsedelim bilemiyorum. Bildiğim bir şey var ise şiddete hayır sloganı toplumda negatif algı ile normalleştiriliyor...
Doktorlarımız, hemlirelerimiz, sağlık personellerimizin tamamı zor şartlar altında büyük özveri, düşük maaş ve uzun çalışma saatleri ile tüketiliyor...
İnsanlığımızı sömüren bu anlayıştan ve şiddetten kurtulmak için olaylara doğru bakış açısı ile bakmak ve yaşananları doğru anlamak ile birlikte her alanın kendi konusunda uzmanlarca etkin üretilen çözümlemeleri bir bir uygulayacak cesur ve bilge, becerikli ve nitelikli yöneticiler iş başına getirmeliyiz...
Ayrıca 'Mevzu insansa, devlette başta adalet hakim olmalıdır!'
Adil toplumlarda vicdan muhasebesi tutulur ki bu da insanın insanca yaşabildiği müreffeh ve huzurlu bir ülkede 'şiddet'ten söz edilemez...
Sağlıkçılarımızın şiddete maruz kalmamalı için düzenlenen anma gününde, yetkililerce asıl meselenin çok daha geniş çapta ele alınarak değerlendirilmesini ve çözümlenmesini diliyorum...
Ülkemizde yaşanan yüzlerce belki de binlerce problemi yalnızca bir seçimle değiştiremeyiz, bununla birlikte iyi yaşamayı güzel yaşamayı insanca yaşamayı ve insan olabilmeyi seçebilen bir topluma dönüşebilmek için hükümet edenlerinden başlayarak ehil kişileri seçmeye başlayabiliriz...
Saygılarımla,
Güneş Altuner