,, ,
Nur Delice
Köşe Yazarı
Nur Delice
 

Hüzünle Yoğrulmuş Bir Mücadele: Kadın Olmanın Hikâyesi

Koskoca iki yıl geçti. Yine hüzünler sardı etrafımı… Başörtümle, gençliğimle çok sıkıntılar gördüm. Çok içim yandı, çok ağladım, çok çaresiz kaldım. Hayallerim avuçlarımın arasından kayıp gitti. Rızıksız kaldım. Ama kendimi teselli edecek birilerini bulmayı ümit ettim. "Benim gibi kadınlar var, onların yüreği benim kırık yüreğimi sarar," dedim. Ancak en büyük hayal kırıklığını da onlarda yaşadım. O an fark ettim ki canımı 28 Şubat değil, savunduğum haklarla aynı kıbleye yöneldiğim insanların tavırları yakmıştı. 2015’ten beri bir hak mücadelesi veriyorum. Bazen düşünüyorum: Hak savaşı verdiğim kişilerin bu hale geleceğini bilseydim, bugün Kadın Hakları Günü’nde yüreğim bu kadar yanmazdı. Bir bardak suyun bile hakkını soran vicdanım, beni kötülükten alıkoyan Allah sevgim değil miydi? Bana Allah’la korkutmaya çalışanlar, O’nu ne kadar çok sevdiğimi bilselerdi, başıma gelen her şeyde Allah’ın beni koruduğunu anlayabilirlerdi. Hayatım boyunca rızık korkusu yaşadım. Bunun tek sebebi, bir erkeğe mecbur kalmak istemeyişimdi. Bekarken babama, evlenince kocama muhtaç olmak istemiyordum. Çocukken, vitrinde görüp beğendiğim bir şeyi bile almak için izin istemek zorundaydım. Babam hiçbir zaman "Kızım, canın bir şey istiyor mu?" diye sormadı. Ben gururumdan istemezdim, o da anlamazdı. "Sen iste, ben alıyorum zaten," derdi. Kumanda da paranın kontrolü de hep onda olurdu. Mağaza vitrinlerinin önünde fazla oyalanmamızdan hoşlanmazdı. "Hadi çabuk, al da çık," derdi. Çocukluğumda, sevdiğim bir şeyi seçip düşünerek almayı hiç öğrenemedim. İlçede yaşamanın bir başka zorluğu da, kıyafetlerimizi annemizin aldığı kumaşlarla diktirmek zorunda kalmaktı. Şehirden gelen akrabalarımız bayramlıklarını gösterip, “Bu marka çok kaliteli, ama şu marka çabuk yıpranıyor,” derlerdi. Marka neydi, bilmezdik. Hayallerim öğretmenlikle başladı. İngilizce öğretmeni olmak istiyordum. Öğretmenim teneffüslerde bile sorularımı sabırla cevaplıyordu. O dönemlerde, babamla evin istinat duvarını örerken, çimento torbalarını kesip müsvette defteri yapardım. Öğretmenim, “Ne kadar tekrar edersen, o kadar çabuk öğrenirsin,” demişti. Ama babam, elektrik faturası artmasın diye erken yatmayı alışkanlık hâline getirmişti. Haber izlerken televizyonun ışığında ders çalışırdım. O günlerde, daralan imkânlar beni daha çok okumaya teşvik ederdi. En çok ay ışığında şiir yazmayı severdim. Ayla konuşur, dertleşirdim. Gökyüzü bana Rabbimi hatırlatırdı. Kadın olarak var olmanın yolunun okumaktan geçtiğini biliyordum. Hayatta “ben de varım” diyebilmek için maddi özgürlüğümü kazanmalıydım. Bir erkeğe bağımlı yaşamayı hep güçsüzlük saydım. Ama aynı zamanda, tek başıma mücadele etmek de beni korkutuyordu. İşimi kaybedersem, birinden bir şey istemek zorunda kalırsam diye hep endişe ettim. Çünkü çocukluğumda, ne zaman bir şey istesem “hayır” cevabı almanın ağırlığını taşımıştım. İstemek bana hep eziklik hissettirdi. Bugün Kadın Hakları Günü. Biz kadınlar hâlâ haklarımızı savunma, sesimizi duyurma ve varlığımızı ispatlama mücadelesi veriyoruz. Ancak şu soruyu da sormalıyız: Kadına en büyük zararı yine kadınlar vermiyor mu? Bir kadının mağduriyetini kurnazca kullanmak, diğer kadınların haklarına gölge düşürmüyor mu? Kadını güçlendirelim derken, erkeklerin haklarını çiğneyip ailelerin yıkılmasına sebep olmadık mı? Bugün toplumda kadınlar erkeklerden, erkekler kadınlardan korkuyor. Resmî nikâh yerine dini nikâha sığınıyorlar. Aile bağlarımız zayıfladı, çocuklarımızı dahi etkileyemiyoruz. Oysa kadın, ailenin kolonları gibidir. Kadın sağlam eğitim alıp hak ettiği sevgiye ulaşırsa, aileler de toplumlar da güçlenir. Kadın hakları, yalnız kadınlar için değil, toplumun geleceği için de elzemdir.
Ekleme Tarihi: 09 Aralık 2024 - Pazartesi

Hüzünle Yoğrulmuş Bir Mücadele: Kadın Olmanın Hikâyesi

Koskoca iki yıl geçti. Yine hüzünler sardı etrafımı… Başörtümle, gençliğimle çok sıkıntılar gördüm. Çok içim yandı, çok ağladım, çok çaresiz kaldım. Hayallerim avuçlarımın arasından kayıp gitti. Rızıksız kaldım.

Ama kendimi teselli edecek birilerini bulmayı ümit ettim. "Benim gibi kadınlar var, onların yüreği benim kırık yüreğimi sarar," dedim. Ancak en büyük hayal kırıklığını da onlarda yaşadım. O an fark ettim ki canımı 28 Şubat değil, savunduğum haklarla aynı kıbleye yöneldiğim insanların tavırları yakmıştı. 2015’ten beri bir hak mücadelesi veriyorum. Bazen düşünüyorum: Hak savaşı verdiğim kişilerin bu hale geleceğini bilseydim, bugün Kadın Hakları Günü’nde yüreğim bu kadar yanmazdı.

Bir bardak suyun bile hakkını soran vicdanım, beni kötülükten alıkoyan Allah sevgim değil miydi? Bana Allah’la korkutmaya çalışanlar, O’nu ne kadar çok sevdiğimi bilselerdi, başıma gelen her şeyde Allah’ın beni koruduğunu anlayabilirlerdi.

Hayatım boyunca rızık korkusu yaşadım. Bunun tek sebebi, bir erkeğe mecbur kalmak istemeyişimdi. Bekarken babama, evlenince kocama muhtaç olmak istemiyordum. Çocukken, vitrinde görüp beğendiğim bir şeyi bile almak için izin istemek zorundaydım. Babam hiçbir zaman "Kızım, canın bir şey istiyor mu?" diye sormadı. Ben gururumdan istemezdim, o da anlamazdı. "Sen iste, ben alıyorum zaten," derdi. Kumanda da paranın kontrolü de hep onda olurdu.

Mağaza vitrinlerinin önünde fazla oyalanmamızdan hoşlanmazdı. "Hadi çabuk, al da çık," derdi. Çocukluğumda, sevdiğim bir şeyi seçip düşünerek almayı hiç öğrenemedim. İlçede yaşamanın bir başka zorluğu da, kıyafetlerimizi annemizin aldığı kumaşlarla diktirmek zorunda kalmaktı. Şehirden gelen akrabalarımız bayramlıklarını gösterip, “Bu marka çok kaliteli, ama şu marka çabuk yıpranıyor,” derlerdi. Marka neydi, bilmezdik.

Hayallerim öğretmenlikle başladı. İngilizce öğretmeni olmak istiyordum. Öğretmenim teneffüslerde bile sorularımı sabırla cevaplıyordu. O dönemlerde, babamla evin istinat duvarını örerken, çimento torbalarını kesip müsvette defteri yapardım. Öğretmenim, “Ne kadar tekrar edersen, o kadar çabuk öğrenirsin,” demişti. Ama babam, elektrik faturası artmasın diye erken yatmayı alışkanlık hâline getirmişti. Haber izlerken televizyonun ışığında ders çalışırdım. O günlerde, daralan imkânlar beni daha çok okumaya teşvik ederdi. En çok ay ışığında şiir yazmayı severdim. Ayla konuşur, dertleşirdim. Gökyüzü bana Rabbimi hatırlatırdı.

Kadın olarak var olmanın yolunun okumaktan geçtiğini biliyordum. Hayatta “ben de varım” diyebilmek için maddi özgürlüğümü kazanmalıydım. Bir erkeğe bağımlı yaşamayı hep güçsüzlük saydım. Ama aynı zamanda, tek başıma mücadele etmek de beni korkutuyordu. İşimi kaybedersem, birinden bir şey istemek zorunda kalırsam diye hep endişe ettim. Çünkü çocukluğumda, ne zaman bir şey istesem “hayır” cevabı almanın ağırlığını taşımıştım. İstemek bana hep eziklik hissettirdi.

Bugün Kadın Hakları Günü. Biz kadınlar hâlâ haklarımızı savunma, sesimizi duyurma ve varlığımızı ispatlama mücadelesi veriyoruz. Ancak şu soruyu da sormalıyız: Kadına en büyük zararı yine kadınlar vermiyor mu? Bir kadının mağduriyetini kurnazca kullanmak, diğer kadınların haklarına gölge düşürmüyor mu? Kadını güçlendirelim derken, erkeklerin haklarını çiğneyip ailelerin yıkılmasına sebep olmadık mı?

Bugün toplumda kadınlar erkeklerden, erkekler kadınlardan korkuyor. Resmî nikâh yerine dini nikâha sığınıyorlar. Aile bağlarımız zayıfladı, çocuklarımızı dahi etkileyemiyoruz. Oysa kadın, ailenin kolonları gibidir. Kadın sağlam eğitim alıp hak ettiği sevgiye ulaşırsa, aileler de toplumlar da güçlenir. Kadın hakları, yalnız kadınlar için değil, toplumun geleceği için de elzemdir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (17)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Zeynep
(05.12.2024 17:51 - #373)
Yazınızı okurken duygularımı derinden hissettim. Kadın olmanın zorlukları, hayal kırıklıkları ve mücadelelerle dolu bir yaşamı çok güzel anlatmışsınız. Gerçekten kadın hakları günü gibi önemli bir günde, bu yazı hem bir içsel sorgulama hem de bir umut ışığı oldu
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Emine
(05.12.2024 17:52 - #374)
Bu yazıyı okurken kendimi çok yalnız hissettim, çünkü her bir kelimeniz, hayatımda yaşadığım zorlukları ve mücadeleleri hatırlattı. Kadın olmanın gerçekten ne demek olduğunu çok iyi bir şekilde aktarmışsınız.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Fatma
(05.12.2024 17:52 - #375)
İçindeki cesareti ve kararlılığı hissedebiliyorum. Bence kadın hakları mücadelesinin en önemli noktası, birbirimize destek olmak ve hep birlikte sesimizi duyurmak. Bu yazı, bu mücadelenin ne kadar değerli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Fatma
(05.12.2024 17:58 - #376)
İçindeki cesareti ve kararlılığı hissedebiliyorum. Bence kadın hakları mücadelesinin en önemli noktası, birbirimize destek olmak ve hep birlikte sesimizi duyurmak. Bu yazı, bu mücadelenin ne kadar değerli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Selin
(05.12.2024 17:53 - #377)
Kadın hakları mücadelesinin gerçek yüzünü görmek, hepimizi daha güçlü kılmalı. Yazınızdaki içsel hesaplaşma ve cesaret çok etkileyiciydi. Her kadının sesini duyurabilmesi gerektiğini bir kez daha hatırladım
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Bayram Yelen
(05.12.2024 18:26 - #378)
Tebrikler 5 Aralık kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilisi kutlu olsun.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Meryem Erdem
(05.12.2024 18:43 - #379)
Güçlü olana tavır çok farklıdır ya da menfaati olan işi bitinceye kadar sen güçlü bir kadınsın iyiki aynı şehirde doğmuşuz iyiki varsın güzel yürekli insan emeğine sağlık değer bilenlerle inşallah
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Süleyman Yiğit
(05.12.2024 18:46 - #380)
Tebrik ederim. Başarılarınız daim olsun inşaallah... Hayırlı akşamlar.... Selamlar...
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Kadir DOĞUALP
(05.12.2024 19:00 - #381)
Nur hanım inan yazıyı okurken o kadar etkilendim ki elimden keşke birşeyler gelse her kes senin gibi alçak gönüllü ve mutafazi olsa hayat çok daha güzel olur Allah gönlüne göre versin inşallah saygılarımla.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Kadir DOĞUALP
(05.12.2024 19:00 - #382)
Nur hanım inan yazıyı okurken o kadar etkilendim ki elimden keşke birşeyler gelse her kes senin gibi alçak gönüllü ve mutafazi olsa hayat çok daha güzel olur Allah gönlüne göre versin inşallah saygılarımla.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Mürüvvet Aktaş
(05.12.2024 19:08 - #383)
Yazdıklarınız bu coğrafyada yaşayan ve bizim jenerasyondan kız çocukları için ortak bir hikaye maalesef. Güçlü bir kadınsın ki bugün yaşadıklarıyla yüzleşmiş biri olarak bizimle paylaşabiliyorsun Nur Hanım. Kalemine sağlık.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Ömer Avcı
(05.12.2024 19:58 - #384)
Özü, sözü mert, insani hasletleri güçlü, gül gönüllü kıymetli dost Nur hanım Kadın haklarına Parelel erkek hakkının da önemini vurgulamışsın Ağzına ve yüreğine sağlık Sağlık, huzur ve başarıların daim olsun inşaallah
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Hüseyin DANIŞAN
(05.12.2024 20:20 - #385)
Guzel yazınız icin teşekkür ederiz
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Emelöge
(05.12.2024 23:45 - #386)
Canım negüzel yazmışsın okurken beni duygulandıran bir yazıydı.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Emelöge
(05.12.2024 23:45 - #387)
Canım negüzel yazmışsın okurken beni duygulandıran bir yazıydı.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Melek
(06.12.2024 10:25 - #388)
Her zaman savundugum tek gerçek. Kızlar okumalı. Kendi atları olmalı. Bir gün rüzgar ters estiğinde kimse elinden alamamali. Soluksuz okuduğum bir yazı olmuş. Yüreğinize sağlık.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
DÜNYA KADINLAR BİRLİGİ KURUCU BAŞKANI
(09.12.2024 12:56 - #389)
Çok güzel bir yazıydı tebrik ederim
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.