Pazarda bazen karşılaştığımız bir durumdur.
Pazarcı müşteriyi cezbetmek için ; tezgahın ön tarafını taze ve kaliteli meyve ve sebzelerle sanatsal bir görsellikle süslerken ,genellikle
arkasını da günü geçmiş, tazeliğini kaybetmiş farklı ürünleri istif ederek işe başlar.
Alışveriş sonrası , pazar filesi ve poşetleri açtığımızda kimi zaman şaşkınlık yaşarız.!
Ve gerçeği anlarız.!
Çünkü ürünler bozuk , karışık veya çürüktür.
Bizlerde tekrar aldanmamak için ,
bu tecrübe ışığında daha dikkatli davranırız.
Siyaset pazarı da böyle değil mi ?
Aldatılan hep millet...
Aldatan ise politik egemenler..
Hem de defalarca.!
Halkın içinde bulunduğu zor ve sıkıntılı yaşam gerçeklerinin mesûliyetini idrakten kopuk, insana tepeden bakan yönetim zihniyetini ,
meseleleri çözmekten ziyade istismara yönelik politik şovları tercih eden ilkesiz siyaseti ,
yaldızlı söylemlerle hakikatların hilafına ahvalimizi süsleyerek ters-algıda ustalaşan ve bu fena yollara meşruiyet kazandıran her türlü çarpık anlayışı reddediyoruz.
Siyasi partiler;
halkla beraber
problemlere çözümler üreten ADRES olmayı hedeflemelidir...
Siyasetçilerin de;
millete hizmet yolunda, her daim hak,hukuk ve adalet dairesinde hareket eden,ahlaklı,dürüst,
güvenilir ve itibarlı bir çizgisi ve duruşu olmalıdır...
Murat SANCAK