Modern dünyanın dayattığı birçok yaptırıma, sele kapılırcasına normalleştirerek yaşamımıza devam ederken, aslında nelerin içine çekildiğimizi fark etmiyoruz. Bazen öyle bir noktaya geliriz ki, içinde bulunduğumuz durumu anlamadan “Buraya nasıl geldim?” diye kendimize sorarız. Bu duruma en güzel örnek, COVID-19 dönemi ve o dönemde korkuyla yaptırmak zorunda kaldığımız aşılardır. Kimisi can korkusundan, kimisi iş korkusundan, kimisi ise aşının faydalı olacağı düşüncesiyle yıllar sonra hangi yan etkilerle karşılaşacağımızı düşünmedik. Sonuç olarak, ani kalp krizleri arttı, genç yaşta pek çok insan hayatını kaybetti. Çoğunun ciğeri hasar gördü, zor nefes alır hale geldi. Anlaşılmaz şekilde, insanların kulakları ve gözleri de hasar aldı. Hastaneye yatırılan pek çok kişiye hangi ilaç veya ne şekilde yan etki verdiği bilinmeden, yoğun bakımda kalp krizi geçirdi.
Bu durumu tanıdığım bir abimle de bizzat yaşadım. Hemşireden habersiz, yoğun bakımda görüntülü aradı ve çok korktuğunu, ne olacağını bilmediğini, “Hakkını helal et” dedi. Bir gün sonra kalp krizinden hayatını kaybettiğini öğrendim.
Bu duruma benzer bir olayda, telefon faturanız birdenbire iki katına çıkar. Operatörü arıyorsunuz ve çift onayla abonelik yapıldığı söyleniyor. Abone şirketini arıyorsunuz ve size, “Bu aboneliği yapıp yapmadığınızı ispat edin, var mı mesaj ya da telefon görüşmesi?” diyorlar. Ama bu işlemi siz mi yaptınız belli değil! Neden, “Bu işlemi siz mi yaptınız? Rızanız var mı?” diye sorulmaz? Şirket, “Bir uygulama indirirsiniz, reklama tıklarsınız ve abone olursunuz” diye açıklama yapıyor. Peki ya telefonumuzu çocuklarımız ve ailemiz kullanıyorsa? Yaşlılar veya çocuklar, çıkan ekrana tıklamayacak mı?
Bunu bir bilgisayar uzmanı olarak bile ben tıklamadan geçemem. Ekrana tıklamaya zorlanmış oluyorsunuz. Kabul etseniz de, kapamaya çalışsanız da mecburen abonesiniz. Sorarım sizlere, bu operatör üzerinden dolaylı dolandırıcılık değil midir? Ben 47 yaşında mobil ödemeyi kapamayı şimdi öğrenmek zorunda kalıyorum. Bu zorunlu aboneliklerde operatörlerin etkisi ve yetkisi nedir?
Savunma ise şu şekilde: “Telefonun kullanım sorumluluğu size ait efendim. Onay vermişsiniz, faturaya yansımış.” Peki, bizler operatör numarası alırken hangi sözleşmeleri okuyoruz? Faturanın üzerine abonelik ücretleri ekleme iznini nasıl veriyoruz?
İnternet üzerinden insanların hayatlarını zehirlemeyi başaran bir meslek haline dönüşmüş. Hangi alanda olursa olsun, insan aklıyla alay eden, hayatınızı cebinizdeki parayla sızarak boşaltan bir sistem var. Farkına bile varmadan dolandırılıyoruz.
Tıpkı, üzerinize icra dosyası olduğu ve eksik evraklar için acil aramanız gerektiği söylenen, avukatlık bürosu adı altında verilen telefon numaraları gibi. İcra korkusuyla, geçmişteki borcunuzdan dolayı ödeme yapmanız gerektiği söyleniyor ve korkuyla sulh anlaşmasına yönlendiriliyorsunuz. Eğer Google’a yönelip, böyle bir şikayet olup olmadığını sorgulamazsanız, onların tuzağına düşebilirsiniz. Bu gibi düzeneklerle yaşlıların altınları, emekli maaşları çalınıyor. Ya da yaşlı kadınlarımız parasını veya altınını vermediğinde şiddetle elinden alınabiliyor.
Bazen hiç beklemediğiniz anda, kamerasız ve tenha bir alanda aracınızla giderken, bir yaya aracınızın önüne atlayabiliyor ya da aracıyla size çarpabiliyor. Öyle açıdan bir kaza yaptırılıyor ki, görünüş olarak siz vurmuşsunuz gibi görünüyor ve sonra size gelip, “Uzlaşalım, yoksa mahkemede çok para harcarsınız” diyorlar. Avukat parası ve mahkeme süreciyle uğraşmamak için, çoğu kişi aracı tamir ettirip, yüklü bir miktar ödeyerek bu durumu kapatıyor.
Peki, bu gibi durumlarda haklarımız nelerdir? Ne yapmamız gerektiğini nasıl öğrenebiliriz? İşte burada, Başkent Trafik Kazası Mağdurları Derneği devreye giriyor. Dernek, adım adım yapmanız gerekenleri anlatıyor ve mağduriyetinizi en aza indiriyor. Diğer dolandırıcılık konularında danışabileceğimiz henüz bir derneğe ulaşamadım ama ulaştığımda bilgilerini paylaşacağım.
Özellikle biz çocukları olan kadınların, yapması gereken telefonlarımızdan DNS ayarlarını kapamak ve operatörlerimizi arayıp mobil ödemeleri kapamızdır. Böylece size abonelik olduğunda telefona onay kodu gönderilebilir. Telefona indirdiğiniz proğramlarla gelen reklamları engelleyebilirsiniz.
Biz kadınlar, eğer her durumda haklarımızı bilir ve doğru yere, uzmanlarına ulaşmazsak, sadece korkumuzla ve haklarımızın kaybıyla yetinmek zorunda kalırız. Bilinçli bir toplum ve bilinçli kadınlarla, haklarını arayan nesiller oluşmak mümkün.