2024'ün Türkiye ekonomisi için zorlu bir yıl olduğu açık. Geçtiğimiz yıl yaşanan ekonomik dalgalanmaların etkileri devam ederken, yükselen enflasyon, döviz kuru dalgalanmaları ve global belirsizlik, şirketleri ve özellikle turizm sektörünün omurgasını oluşturan otelleri zorlu bir sınavdan geçiriyor. Hem bir ekonomist hem de uzun yıllar Türk şirketlerini analiz eden bir gözlemci olarak, bu iflas dalgasının arkasındaki nedenleri ve 2024'te şirketlerin ve otellerin karşı karşıya olduğu tehditleri ele almak istiyorum.
Şirketlerin İflasının Temel Nedenleri:
Yüksek Enflasyon ve Faiz Oranları:Kontrol edilemeyen enflasyon, işletme maliyetlerini spirale sokuyor. Malzeme tedariğinden işe alıma kadar her şeyin fiyatı artıyor. Aynı zamanda yüksek faiz oranları, şirketlerin kredi maliyetlerini artırıyor ve yatırım için gerekli sermayeye ulaşmalarını zorlaştırıyor.
Döviz Kuru Dalgalanmaları:Döviz kurunda yaşanan aşırı oynaklık, ihracat yapan şirketleri olumsuz etkilerken, ithalata bağımlı şirketlerin maliyetlerini artırıyor. Döviz kuru riski, özellikle cari açık veren ve dış borcu yüksek firmalar için ciddi bir tehdit oluşturuyor.
Küresel Ekonomik Belirsizlik: Çin'de ekonomik büyümenin yavaşlaması, savaşlar ve devam eden enerji krizi gibi global gelişmeler, Türk ekonomisini de doğrudan etkileyerek şirketlerin gelecek beklentilerini olumsuz etkiliyor.
Rekabet ve Dijitalleşme: Şirketler, hızla değişen bir rekabet ortamında hayatta kalmak için yenilikçi olmalı, dijitalleşmeye ayak uydurmalı ve müşteri beklentilerine cevap verebilmelidirler.
Yetersiz Finansal Yönetim:Şirketler, finansal kaynaklarını etkili bir şekilde yönetmeli, riskleri analiz etmeli ve geleceğe yönelik stratejik planlar yapmalıdır. Zayıf finansal yönetim, şirketler için iflasa yol açan en önemli faktörlerden biridir.
Otellerin İflasını Temel Nedenleri:
Turizmdeki Düşüş:Küresel ekonomik belirsizlik, seyahat harcamalarında düşüşe yol açıyor. Turistlerin bütçelerini sıkılaştırması, otellere olan talepte azalmaya neden oluyor.
Artan İşletme Maliyetleri:Enerji, gıda ve diğer hizmetlerde yaşanan fiyat artışları, otellerin işletme maliyetlerini artırıyor.
Yerel Rekabet: Yeni otelin açılışı, ekonomik zorluklarda, varolan otellerin doluluk oranlarını düşürüyor ve rekabeti artırıyor.
Dijital Platformların Etkisi:Online seyahat acenteleri ve rezervasyon platformlarının yükselişi, otellerin kendi satışlarını yönetmelerini zorlaştırıyor. Bu platformlar genellikle yüksek komisyonlar alıyor.
Ekolojik Faktörler: İklim değişikliği ve doğal afetler, turizm sektörünü olumsuz etkiliyor.
Çözüm Önerileri:
Devletin Ekonomik Desteği: Hükümetin, işletmelere ve özellikle otellere vergi indirimi, düşük faizli kredi ve işletme kredisi gibi destekler sağlaması, iflas riskini azaltabilir.
Yatırım ve İnovasyonu Desteklemek:Devlet, Ar-Ge ve inovasyonu destekleyerek şirketlerin rekabet gücünü artırmalarını ve yeni pazarlara açılmalarını teşvik etmelidir.
Finansal Okuryazarlığı Artırmak: Kısa vadeli kar hırsı yerine, uzun vadeli sürdürülebilirlik odaklı bir finansal yönetim kültürünün yaygınlaştırılması, şirketlerin riskleri yönetmelerini ve güçlü bir finansal yapı kurmalarını sağlayabilir.
Dijitalleşmeyi Hızlandırmak: Şirketlerin dijital dönüşümünü teşvik etmek, online pazarlama ve satış kanallarına yatırım yapmak, global müşteriye ulaşımı kolaylaştırır.
Turizm Politikaları:Turizm sektörüne yönelik belirli destek programları, yeni pazar geliştirme çalışmaları, iç turizmi teşvik etme kampanyaları ve yeşil turizme yatırım gibi stratejiler, otellerin ayakta kalmasına yardımcı olabilir.
Sonuç olarak, Türkiye'de şirketlerin ve özellikle otellerin iflas riski 2024 yılında hala geçiyor. Ekonominin güçlü bir şekilde büyümesi ve politik istikrarın sağlanması, bu şirketleri iflastan koruyabilecek en önemli yol olacaktır. Şirketlerin de kendilerini hazırlamaları, yeni ekonomik gerçeklere uyum sağlamaları, iş modellerini revize etmeleri ve dijitalleşmeye yatırım yapmaları gerekmektedir.
Sibel Arslan
Ekonomist/Mali Analist