Türkiye’nin Diplomatik Zaferi: Doğu Afrika’da Barışa Doğru

Osman Genç, Etiyopya-Somaliland gerginliğinde Türkiye’nin arabuluculuğunun kalıcı barışa yol açacağını belirtti.

Afrika-Türkiye İş Birliği Platformu Başkanı Osman Genç , Etiyopya’nın Kızıldeniz’e erişim sağlamak amacı ile Somaliland ile imzaladığı mutabakat zaptı nedeniyle bir anda gerginleşen Doğu Afrika bölgesel krizi hakkında yazılı bir açıklamada bulunarak, Türkiye sayesinde bölgede kalıcı bir barışın tesis edileceğine inandığını ifade etti. Osman Genç yazılı açıklamasında; 1 Ocak 2024 tarihinde Etiyopya Hükumeti ile Somali’nin kuzeyindeki Somaliland bölgesel hükümeti arasında imzalanan ve Etiyopya’nın, Somali toprakları üzerinden Kızıldeniz’e erişimine imkan sağlayan mutabakat zaptı nedeniyle, Somali merkezi hükumeti ile Etiyopya arasında başlayan ve savaş tehlikesine doğru gideceği öngörülen gerginliğin, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığının olağanüstü gayretleri ile önemli ölçüde azaldığını ve Türkiye’nin arabuluculuğu sayesinde başlayan diyalog sürecinin kalıcı bir barışa doğru ilerlediğini belirtti. Doğu Afrika ve Kızıldeniz ticaretini doğrudan etkileyen Etiyopya-Somali gerginliğinin, olası bir silahlı çatışmaya dönüşmesi halinde bölgede, telafisi imkânsız birçok sonuca neden olacağını ifade eden Osman Genç ; hem Somali hem de Etiyopya’nın Anadolu ile olan tarihsel bağları ve Türkiye ile her geçen gün artan ekonomik ve sosyal ilişkileri itibariyle vazgeçilmez iki dost ülke olduğunu ve bu itibarla bölgedeki her türlü kriz ve savaş halinin ülkemizi doğrudan etkileme potansiyeli bulunduğunu ifade etti. Bölgedeki gerginliğin tırmanması akabinde, Etiyopya’nın Türkiye’den taraflar arasında resmi arabuluculuk yapması talebi üzerine, 2 Temmuz 2024 tarihinde başlayan “Ankara Süreci” nde, 2. Tur görüşmelerin 13 Ağustos 2024’te yapıldığını ifade eden Osman Genç ; 3. Tur görüşmelerin 17 Eylül 2024 tarihinde Ankara’da devam edeceğini ve sürecin kalıcı bir barışla neticelenmesi için, her iki tarafında da Türkiye’ye olan güvenin tam olduğunu, Türkiye’nin yakın zamanda Batı Afrika’da üstlendiği “barışın güvencesi” misyonunu, Doğu Afrika’da da sürdürdüğünü ifade etmiştir.